13 Şubat 2011

Aşk






Geçenlerde Facebook’ta İstanbul’dan bir arkadaşımla karşılaştık. Kısaca yazıştık. Oğlunu sorduğumda “Çoook tatlı. Aşığım ben ona!”, dedi. “Yani gerçekten Çiğdem, aşığım..” dedi beni ikna etmek ister gibi. “Bilmez miyim..” dedim, artık her şey onlar için, bu aşk değilse ne?

Kimin yaşamı, gerçekten, kendi yaşamımızdan daha kıymetli, kimin için gözümüzü kırpmadan kendimizi feda ederiz?

Artık ölüyorum, bir adım dahi atamam diye yatağıma uzandığımda,acaba üstleri açık mıdır diye aklıma düşüp, kalkmamı sağlayan gücün adı ne?

Onları koklarken, ilk kez nefes alıyormuşum gibi derin derin içime çekmemin, her seferinde ilk kez dokunuyormuş gibi ellerinin sıcaklığına doyamayışımın nedeni ne?

Onların korkularının, en ufak acılarının benim içimi kor gibi yakmasına ne demeli?

En güçsüz, yasamaya cesaretim olmadığı zamanlarda bile, onların ihtiyacı olursa aslan cesaretini bana veren ne?

Sevdiğim şeylerden defalarca vazgeçmemin, istediklerim için sıramın gelmesini sabırla beklememin, kendime lüks gördüğümü onlara hak görmemin, ölmekten, hastalanmaktan sadece onlara destek olamayacağım için korkmamın anlamı ne?

Çokça istedikleri halde, hiç durmadan vermek istememin sırrı ne?

En bıkkın zamanlarımda, karanlık düşüncelerimi, ışıklarla donatan, hayatımı tazeleyen, tekrar tekrar yaşama sevinci veren, bu bakışların gücü nereden?

Önceden o kadar pervasız ve aptalca cesurken, şimdi risk almayışımın, planlarım ya istediğim gibi gitmezse diye endişelenip, uykularımı kaçırmamın suçlusu ne?

Nereden gelirse gelsin, hangi anlayışta olursa olsun, ne kadar farklı olursak olalım, diğer annelerin,babaların gözünde yakaladığım ve bizi biranda birbirimize yaklaştıran, aynı yapan, ışığın adı ne?

AŞK!


İşte bu nedenle biz, kendimize çocuksuz zamanlar hediye etsek de, sevgililer günü ayrı! Biz sevgililer gününü, hep 4 sevgili kutluyoruz. Öyle şık bir yer olamaz tabii, onlara uygun, rahat edebilecekleri, lokal bir yerde oluyoruz. Kimin umurunda! Biz dört gönül bir olunca, samanlık seyran bize.

5 yorum:

  1. canım arkadaşım ne güzel yazmışsın. bir kez daha tek solukta okudum. her zamanki gibi.
    yazdıkalrına katılıyorum. insan çoçuk sahibi olunca onsuz bir hayat düşünemiyor. geçen gün büşra face de yazmış. karşılık beklemeden verilen en değerli şey anne sevgisi diye. umarım bizim çoçuklarımız için de aynı düşünceler oluşur.
    iyi ki doğurmuşuz hayattaki en güzel duygu

    YanıtlaSil
  2. Minik aşklarınız ve siz iki büyük aşıklar mutlulugunuz daim olsun, her yaniniz mutluluk ve askla dolsun, nazarlardan uzak olun, masallah size.

    YanıtlaSil
  3. Bence bunun adı şefkat,sadece bizler değil diğer canlılara da yaratıcının ikram ettiği babalarda olmayan şefkat.tavuğu dahi cesaretli yapan boynunu kaptırma riskine karşı hayatını feda ettiren müthiş bir his. öyle olmasa geceleri tatlı uykularımızı bölermiydik.

    Çocuklar neden ebeveynler yaşlanınca katlanamıyor biran önce uzaklaştırmaya bakıyor. çünkü şefkat annelere mahsus çocuklara verilmediğinden bu fedakarlıkları yapamıyorlar.Emanetlerimiz yavrularımız en hayırlı evlatlardan olurlar inşallah...

    YanıtlaSil
  4. Yine söz dinlemedi gözlerim ve gözyaşlarıma oluk oluk yol verdi, hey gidi beş beş sen ne güzel ne gurur duyulası bir anne oldun. Mutlak her annenin yavrusuna aşkı vardır ama bunun farkında olmak ve farkındalığın hakkını verebilmek işte bu bence her annede yok... Anne babanın evladına aşkı tartışılamaz hele bu konuda binlerce örnek duymus, görmüş, yaşamışsak... Üstündeki mantoyu satıp evladını uyuşturucu illetinden kurtaranmı ararsın, yoksa evladına kendi yaşamını tehlikeye atarak en önemli organlarından birini an düşünmeden verenmi... Allah yavrularımızı ve kimsenin yavrusunu bu gibi konularda sınamasın ve Allah bu sevdayı sonuna kadar ve sonsuza kadar sağlık,huzur ve gönül birliği içinde yaşamayı nasip etsin. Siz birbirinize bense size hayranım MAŞALLAHHHHH

    YanıtlaSil
  5. Belkide gecenin bir yarası beni bir anda tahayyül edemediğim mecralara sevk ettin...Gerçek aşkın ve güzelliğin insanın ruhunun derinliklerindeki o paha biçilmez saflıkla birleşmesi olsa gerek...Yaşadığımız ama anlamlarını bir türlü kavrayamadığımız bu duyguların zamanda yarattığı anaforlar gün yüzüne çıkar kim bilir...

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...