20 Nisan 2014

Blogcu Olamadim



Blogculuk bana gore olmayabilir, kabul etmeliyim. Ben hep yasamayi tercih ettim galiba. 

Mesela oturup her gun duzenli televizyon seyretmek bana gore degil. Gorev gibi hergun televizyonun basina gecenleri anlayamiyorum. Birileri yasiyor, sen seyrediyorsun. Biraz ilham al, biraz bilgilen dis dunya hakkinda ama, sonra cik, hayati kendin yasa. 

Benzer duygulari surekli okuyanlar icin de hissediyorum. Bayilirim kitaplara ama onlar da bir rehber olmali bizim hayatimiza, icinde yasadigimiz dunyalar haline donusmemeli. Bir ara verirsin dunyadan, gene donersin yasamina. 

Tahmin edersiniz ki facebook, twitter ve instagram'a da cok duskunlugum yok. Acip telefonu arkadasiyla konusmak yerine, ya da bulusup bir kahve icmek yerine, birbirini sanal ortamdan takip edip, yorum yazmak gayri samimi geliyor bana. Tabii belli olculerde olani guzel ve faydali. Benim dusuncelerim orada duzenli uzun vakit gecirenler icin. Adeta sosyal ortamlarda gostermek icin yasar hale gelenlere. Gercegi farkli, sosyal medya hali farkli insanlara. 

Paylasmayi seviyorum ama. Cogunlukla cevremdekilerle. Seviyorum konusmayi ne konustugumu anlayan insanlarla, dostlarimla, ailemle, cocuklarimla. Ne ogrensem birine devretmek istiyorum bilgiyi, bana ogretene de minnettar kaliyorum. Paylastikca cogaliyorum. Eger yoksa paylasabilecegim birisi, gene de bosaltmam lazim kafamdakileri, o zaman yaziyorum. Cok seviyorum yazmayi. Bazen evdeki gunluklerime, bazen de buraya. 

2 yorum:

  1. Çiğdem hanım merhaba! siz benim ilk göz ağrımsınız bir ödülünüz var, bloğuma bekliyorum. :))
    http://saadetyamak.blogspot.com.tr/2014/11/odullendimm.html

    YanıtlaSil
  2. Cok tesekkur ederim, cok dusuncelisiniz:)

    YanıtlaSil

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...