Dünya Günü ve Çevre lafları geçtiğinde, beynimdeki ilk resimler çocukluğuma ait. Babam işten eve geliyor, bana elini uzatıyor, neşeyle evden fırlıyorum. Rutin market ve yemişçi alışverişimizi yapıyoruz, içinde mutlaka Taç Kraker ve Ülker çikolatalarım var. Dönüşte ilk durağımız Kontes, mahallemizin köpeği, anne olmuştu, Tac Kraker onun için, o çok seviyor çünkü. Asla kırıntıları yeri saçmazdık, evimizin önündeki uzun karınca yolundaki karıncalar bekliyordu onları. Karıncalara asla basılmaz, hiçbir canlıyı incitmek olmaz.
Aksam yemeğinden sonra, çikolatamı yer, babamla balkona çıkardım. Bana yıldızları gösterir anlatırdı. Uzayda olabilecekleri, yaşamı. Bu nedenle hayatta her şeyin olabilirliğine inanırım ben, babam öğretti kalıplarla düşünmemeyi.
Aksam yemeğinden sonra, çikolatamı yer, babamla balkona çıkardım. Bana yıldızları gösterir anlatırdı. Uzayda olabilecekleri, yaşamı. Bu nedenle hayatta her şeyin olabilirliğine inanırım ben, babam öğretti kalıplarla düşünmemeyi.
Üniversitede, Yeşil Öncülere katılıp, ağaç dikme kampanyası için Gelibolu’ya gitmeye karar verdiğimde ne kadar gururlanmıştı ailem. Üstelik final zamanıydı, kıştı, -8 derecede çadırda kalacaktık. Not ortalaman düşer, hasta olursun, yapamazsın dememişlerdi. Babam hep özlediği, hiç sahip olamadığı oğlunu askere gönderir gibi yolculamıştı beni. Atalarımız kazandı bizim için o toprakları, sende git şimdi sahip çık demişti. Orada ağaç diktikçe, yaptığım işin önemini anladım. O zamanlardan kafamda bir proje belirdi. Bir gün anne olursam, çocuklarım doğduğu zaman birer ağaç dikeceğim, en azından bir ağaçları olacak bu dünyada diye. Henüz gerçekleştiremedim bu dileğimi, birazda kendileri bilirken olsun istiyorum. Biraz emek harcasınlar, görsünler bir tek ağacı büyütmek için gereken zamanı, emeği, ondan sonra düşünsünler o ağaçlardan yapılan eşyaları kullanırken. Atmasınlar sayfaları kolayca, bilsinler her bir kalemin değerini.
Ben çevreye duyarlı olarak yetiştirildim. Etrafında olup bitenlere aldırmayan, Dünyanın iyiliği konusunda çaba göstermeyen insanları anlamam mümkün değil. Bu nedenle çocuklarımın çevreye duyarlı büyümesi benim için çok önemli. Her sene gündemle paralel olarak birkaç aktivite yapıyoruz birlikte.
Dünya Günü Aktiviteleri
Yasemin bu sene ilk kez taş toplamaya karar verdi gittiği her yerden. Sadece bir taş alma hakki var, bu nedenle araziyi şöyle bir gezip, en güzelini bulmaya çalışıyor. Defne’de onun peşinde. Bundan güzel bir doğa inceleme fırsatı olamaz. Gezerken bir dolu başka şeye ek olarak sorular biriktiriyorlar.
Meyveden çıkan çekirdekleri şansımıza gömüyoruz sağa sola, ya çıkarsa! Fırsat buldukça sulamayı ihmal etmiyoruz.
Doğal su çevrimini anlatan güzel bir deney yapmışlar okulda. Çok sevmiş, evde bir daha yaptık. Bir buzdolabı poşetine, biraz toprak, biraz su, biraz yabani ot koyduk. Ağzını sıkıca kapayınca, bir sure sonra içinde buharlaşmalar , sonra yoğunlaşmalar başlıyor, yani bulutlar ve de yağmur!
Çok sevdiğimiz çocuk kitapları yazarı Eric Carle’in “Very Hungry Caterpillar” ini okuyoruz konuyla ilgili olarak. Bir kelebeğin hayat evrelerini anlatıyor. Kitapçıda bu kitabin çıkartmalı versiyonunu buldum. Böylece çıkartmaları yapıştırırken daha da eğlenip, dikkatlerini topluyorlar. Her gece kitabi tamamen okuyoruz, ama her gece bir bölümünün resimlerini tamamlıyoruz. Çizimlerde çok güzel olduğu için, ayni zamanda görsel olarak da bir uyarım onlar için. Üstelik tesadüfen, Yasemin çoraptan tırtıl yapacak bu hafta okulda.
Bir sonraki planımda, onlara hayvanlarla ilgili bir film (Ozgur Willy, Flipper…) ya da belgesel izletmek.
süpperrr bayıldım bayıldım bayıldmm:))okurken ağzım kulaklarıma vardı:)))özellkle dedemle anılarını anlattıığğın bölümü cok sevdim !gözümde canlandrdm birlkte alışverişe gidisinizi ,balkondaki bilimsel sohbetinizi:))
YanıtlaSilara ara anlatsana böle bence cok zevkli oluo güzel anıları okumak :))bence ufaklıklar haklı sen cook iyi bir annesin:))sizi cook seviyorumm:))
Bizde seni cok seviyoruz:)) Defne seni hatirliyor, teyzelerini ozledin mi diye sordum birgun, cevap olarak Gizem Ablayi ozledim dedi;)
YanıtlaSilTam babam :)) evet evrene saygıyı gerçekten ondan öğrendik, farkındalığı, tüm canlılara yaşam hakkı vermeyi o öğretti... Baki kalan bir hoş seda... Nurlar içinde yatsın
YanıtlaSilSenin nasil babanla boyle guzel anilarin varsa kizlarinin da seninle guzel anlari, anilara donusuyor boylece, aferin sana guzel anne. Dunyamizin ve sahip olduklarimizin kiymetini anlayarak buyumeleri benim de dilegim, umarim cabalarimizda basarili oluruz. O minik parmaklarin dikecegi fidanlari gormek de ayri bir mutluluk tabii. Bu arada blogunun yeni formatini cok begendim Cigdemcim, cok sik olmus :)
YanıtlaSilhepinizi operim en kocamanindan ;)
Tesekkur ederim Emre'cim!Kalan vaktimde ancak icerigine yogunlastigimdan, sekline bir turlu konsantre olamamistim, ben de begendim:)
YanıtlaSil